Allah'a döndürüleceğiniz günden korkun (sakının). Sonra herkese kazandığı (sundukları) eksiksizce ödenecek ve onlara (hiçbir) zülümde yapılmayacaktır.
(Bakara sûresi-281)
Bir Hadis
Ebû Abdurrahman Avf İbni Mâlik el-Eşcaî (r.a) şöyle dedi: Biz dokuz, veya sekiz yahut yedi kişilik bir grub Hz. Peygamber (s.a.v.)'in yanında oturuyorduk. Bize: Allah'ın elçisine bîat etmez misiniz buyurdu. Oysa biz, yeni bîat etmiştik. Bu sebeple: Ey Allah'ın Resûlü Biz sana bîat ettik ya dedik. Sonra tekrar: Allah'ın elçisine bîat etmeyecek misiniz buyurdu. Bu defa bîat için ellerimizi uzatarak: Ey Allah'ın Resûlü! Biz sana bîat etmiştik. Şimdi ne üzerine bîat edeceğiz dedik. Allah'a kulluk edip Ona hiçbir şeyi ortak koşmamak, beş vakit namazı kılmak, itaat etmek sesini alçaltarak bir cümle söyledi ve kimseden bir şey istememek üzere bîat edeceksiniz! buyurdu. Avf İbni Mâlik diyor ki: Yemin ederim ki bu gruptan bazılarını görürdüm; kamçısı yere düşerdi de kimseden onu kendisine vermesini istemezdi. Müslim, Zekât 108. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Zekât 27; Nesâî, Salât 5; Bîat 18; İbni Mâce, Cihâd 41
Bir Dua
Hz. Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Allah'ım Dinim, dünyam, ailem ve malım hakkında af ve afiyet istiyorum. (Hâkim Deavât No: 1902, I, 517)
Hikmetli Söz
Sen ferahladığın zaman, kıskanç kimsenin kedere boğulması ne büyük (kin ve) intikamdır.